İşletmelerin Z kuşağına ulaşmasının 5 yolu

Günümüzün toplumsal yaşamı ve iş dünyasını şekillendiren yeni kuşağın adı: Z. Dijital dünyanın içine doğmuş olması nedeniyle istek ve beklentileri de kendisinden önceki kuşaklardan keskin bir şekilde ayrılan Z kuşağına işletmelerin ulaşması da haliyle eskisine göre daha da zorlaşıyor. Ama imkânsız değil. İşte karşınızda işletmelerin Z kuşağına erişebilmesi için izleyecekleri 5 yol.

Sosyal hayat ve iş dünyası Z kuşağının oyuna dahil olmasıyla değişiyor, dönüşüyor. Zira bu kuşak dijital bir dünyaya doğmuş olmaları nedeniyle diğer kuşaklardan keskin çizgilerle ayrılıyor. Her anlamda kendi rotasını kendisi çizen bu kuşak, teknolojiyi kullanma konusundaki üstün yetkinliği sayesinde sanıldığının aksine dünyadan daha fazla haberdarlar. Kendi çıkarları ve dünya görüşleri doğrultusunda gerektiğinde hızlı bir şekilde bir araya gelip aksiyon alma ve seslerini geniş kitlelere duyurma konusunda da oldukça başarılılar. Dünyanın ve insanlığın geleceğini ilgilendiren sosyal ve çevresel problemlere karşı Z kuşağından her 10 kişiden 9’u duyarlı bir tavır sergiliyor. Çalışacakları şirketleri ve alışveriş yapacakları markaları da bu doğrultuda belirliyorlar. Sosyal ve çevresel fayda sağlayan ürün ve hizmetleri yakın markaja alıyorlar.  

Z kuşağının alışveriş alışkanlıkları çok katmanlı ve çok kanallı. Yani sosyal medya üzerinden alışveriş yapabildikleri gibi yeri geldiğinde geleneksel alışveriş kanallarını da tercih edebiliyorlar. Özetle çevrim içi ve çevrim dışı kanalları çapraz kullanmak gibi bir yaklaşım sergiliyorlar. McKinsey & Company’nın Z jenerasyonu üzerine yaptığı araştırmalara göre  markanın söylemi ile eylemi bir tutarlılık sergilemediğinde marka değişikliğine gitmeyi tercih ediyorlar. Yeni olanı deneyimlemeye karşı da oldukça açıklar. Bunun yanında markadan ziyade yaşayacakları deneyime odaklanıyorlar. Bu nedenle markalar Z jenerasyonuna ulaşmak istiyorlarsa sunacakları deneyimi kusursuza yaklaştırma noktasında nasıl bir eylem planı geliştireceklerine daha da önemlisi kendilerini yeniden ziyaret etmeleri için bir neden sunmaya odaklanmalılar.

Peki, ama işletmelerin Z kuşağına ulaşabilmesinin yolları nelerdir? İşte karşınızda Z kuşağına ulaşmanıza yardımcı 5 yol.

Aynı dili konuşun
Çok fazla uyaranın olduğu bir dünyaya gelmiş olmaları nedeniyle Z kuşağının dikkat aralığı 8 saniye ile sınırlı. Dolayısıyla bu jenerasyona ulaşmak isteyenlerin akılda tutmaları gereken ilk şey bu olmalı. Bu da ürün ve hizmetlerinizi karşı tarafa sunmak ve onlarda bir iz bırakabilmek için 8 saniyeniz olduğu anlamına geliyor. Bu yüzden pazarlama profesyonellerinin kısa, öz ve anlaşılır bir iletişim dili benimsemelerinin yanında Z kuşağını cezbetmek için değer odaklı teklifler sunmaları da gerekiyor.

Video ve infografik çalışmalar da bu kuşağın ilgisini çektiğinden keyifli videolar yardımıyla ürün ve hizmetlerinizi farklılaştırmanız o videonun paylaşılmasını kolaylaştıracak böylece siz de kısa yoldan minimum bütçe ile milyonlarla buluşabileceksiniz.

Özgün olun
Çağımızın en büyük problemlerinden biri özgünlük. Kopyala-yapıştır hemen hemen her sektörün muzdarip olduğu bir durum. Ama konu pazarlama ise bu durum iş sonuçlarına dolayısıyla karlılığa da etki eden bir faktör haline geliyor. Eğer siz ürün ve hizmetlerinizi Z kuşağına sunma biçiminiz ile muadil markalardan farklılaşırsanız yani kendinize özgün bir pazarlama stratejisi oluşturursanız onların ilgisini çekmemeniz de olanaksız. Tabii bunu yaparken dürüstlükten de ödün vermemelisiniz. Ben dünyanın diğer bir ucunda hayata geçirilmiş bir içeriği kopyalayayım kim nerden bilecek, derseniz yanılırsınız. Daha önce de belirttiğimiz üzere bu kuşağı diğerlerinden ayrıştıran en önemli özellik dijital dünyaya vakıf olmaları, çoklu kanallar üzerindeki benzersiz hâkimiyetleri, sorgulamaktan ve araştırmaktan vazgeçmemeleri.

Cinsiyetçi ve ırkçı söylemlerden uzak durun
Bu neslin en büyük özelliklerinden biri de sadece çevresel sorunlara odaklanmamaları. Dünyanın geleceği, toplumun refahı ve insanların daha özgür bir yaşam sürmesi yolunda atılan her adımı yakın markaja alıp bu uğurda harcanan her türlü efora da sonsuz destek veriyorlar. Bu nedenle söylemlerinizde ve iletişim çalışmalarınızdaki dile son derece dikkat etmelisiniz. Reklamlarınızda ve tüm iletişim çalışmalarınızda toplumun her bireyini aynı samimiyetle kucaklayan kapsayıcı, hoşgörü ve sevgi dilini benimsemeyi unutmayın.

Değer yaratın
Z kuşağı kendilerine sunulan ürün ve hizmetler sonucunda yaratılan değere odaklanıyorlar. İşletmelerin misyonlarından birinin de kurumsal sosyal sorumluluk alanlarına yatırım yaparak sosyal değer yaratmak olduğuna inanıyorlar. Yani başka bir deyişle toplumsal yaşamda ve dünyanın geleceği üzerinde iz bırakacak oluşumların ve aksiyonların içinde yer almaya büyük bir önem atfediyorlar. Dolayısıyla da ürün ve hizmet satın alırken bu amaca hizmet edecek işletmeleri tercih ediyorlar. Z kuşağı için fayda satın almak öncelikler sıralamasında yer alıyor.

Online oldukları yerlerde iletişime geç
YouTube, TikTok, Twitter, Snapchat, Instagram… Z kuşağının varlık gösterdiği platformlardan yalnızca birkaçı. Her geçen gün de bu listeye bir başkası daha ekleniyor. Dolayısıyla bu kanalları takip ederek, dinamiklerini derinlemesine inceleyerek fark yaratacak iletişim çalışmalarına imza atabilirsiniz. Tabii bunu yaparken de 8 saniye kuralını ve aciliyet hissi uyandıracak yaratıcı ve eğlenceli içerikler bulmanız gerektiğini unutmayın. Bu kanallarda varlık göstermeniz demek Z kuşağına ulaşmanız demek.