10 Temmuz 2020

Nuri Acar: “Arçelik ailesi içinde zorlukları atlatmanız daha kolay”

Pandemi döneminde iş ve özel yaşamın bütünüyle değiştiğini söyleyen Arçelik İstanbul Bayisi Nuri Acar, “Eski bir Arçelik bayisi olarak daha önceki krizlerde bizlere yapılan destekleri bildiğimiz için bu pandemi sürecinde de aynı desteklerin olacağını öngörmüştüm. Arçelik ailesinin bir üyesiyseniz tek başına olanlardan kat be kat güçlüsünüz” diyor.

Öncelikle bize biraz kendinizden söz eder misiniz? Kaç yıldır Koç Topluluğu bayisi olarak faaliyet gösteriyorsunuz? Arçelik bayisi olmaya nasıl karar verdiniz? Bize biraz bu süreci anlatır mısınız?
1957 İstanbul doğumluyum. İlk ve ortaokulu Gültepe’de, liseyi Şişli’de bitirdikten sonra 1982 yılında Marmara Üniversitesi İdari Bilimler Bölümü’nden mezun oldum. Bundan tam 37 yıl önce yani 1983 yılında Arçelik ailesine dahil olduk. 1969 yılından beri beyaz eşya ve mobilya alanında faaliyet gösteren işletmemizi Arçelik bayilik talebi geldiğinde hiç düşünmeden kabul ederek zamanın bölge müdürlerinin yardımlarıyla genişlettik. 1996 yılında 2. şubemizi açarak şirketleştik. Bugün 2’si AVM olmak üzere toplamda 6 şube ile çalışmalarımıza devam ediyoruz.

Koronavirüs salgını hiçbirimizin daha önce deneyimlemediği bir süreçle karşı karşıya kalmamıza neden oldu. Siz pandemi süreci boyunca neler hissettiniz? Bu süreci iş yerinizde, ailenizde nasıl yönettiniz, neler yaptınız? Pandemi sürecinde iş ve aile yaşamınızda neler değişti?
Pandemi dönemi tüm iş ve özel yaşamımızı değiştirdi diyebilirim. İlk dalga herkes gibi bizim için de çok zordu. Bu süreçte iki AVM mağazamızı kapatmak diğer cadde mağazalarımızı da daha kısıtlı saatlerde çalıştırmak zorunda kaldık. Kendimizin ve çalışanlarımızın hem iş hem de aile yaşantılarını onlarla konuşarak tekrar düzenlemek zorunda kaldık. Fakat Arçelik gibi bir ailenin içinde iseniz bu zorlukları atlatmanız çok daha kolay oluyor. Arçelik´in ciddi yatırım yaparak hayata geçirdiği “rapid programını” ilk çıktığından bu yana kullanmanın avantajını iş süreçlerimizde yaşadık. Programın herhangi bir merkez bilgisayara bağlanmadan online çalışması, birçok iş sürecimizi evden yapabilmemize imkan tanıdı. Bu dönemde bayilerine tam destek veren müdürlerimiz başta olmak üzere tüm Arçelik camiasına can-ı gönülden teşekkür ediyorum.
 
Pandemi sürecinin hepimizi tedirgin eden ekonomik belirsizliğinde büyük bir ailenin, Koç Topluluğu’nun bir üyesi olmak size yardımcı oldu mu, oluyor mu? Dayanışmayı, tek başına olmamanın gücünü hissedebildiniz mi?
Eski bir Arçelik bayisi olarak daha önceki krizlerde bizlere yapılan destekleri bildiğimiz için bu pandemi sürecinde de aynı desteklerin olacağını öngörmüştüm. Pandemi döneminde web satışları (OSAS) bayilere ek satış cirosu sağlayarak, bu konuya yapılan yatırımın ne kadar önemli olduğunu perçinledi. Arçelik ailesinin bir üyesiyseniz tek başına olanlardan kat be kat güçlüsünüz demektir.

Koç Topluluğu, “iyileşeceğiz” sloganıyla tüm faaliyetlerini Türkiye’nin bu süreci en iyi şekilde geride bırakmasını sağlayacak şekilde seferber etti. Bu arada sağlık çalışanlarının ihtiyacına cevap vermek için pek çok çalışma gerçekleştirdi. Arçelik de bu çalışmalara öncülük eden şirketlerimizden… Arçelik’in bu dönemde yürüttüğü projelerden biri de, 170 hastaneye beyaz eşya ve küçük ev aleti bağışı hareketi oldu. Siz, bu çalışmaya katılım gösterme fırsatı yakaladınız mı? Bu kapsamda, yapmış olduğunuz farklı sosyal sorumluluk çalışmaları var mı?
Sosyal sorumluluk, Arçelik’in marka imajını da şekillendiren olmazsa olmaz kavramların başında geliyor. Biz de bu projeye kendi bölgemizdeki ihtiyaç sahiplerine yardım ederek katıldık. Bir bölgede kırk yıldan aşkın sürede hizmet veriyorsanız müşterilerinizin başı sıkıştığında size gelmesi kadar normal bir şey yoktur. Ben biliyorum ki birçok Arçelik bayisi arkadaşım her türlü afet zamanında olduğu gibi pandemi döneminde de kendi bölgesindeki ihtiyaç sahiplerine yardımcı oldu ve olmaya devam edeceklerdir.

Şimdi yeniden normalleşme sürecine giriyoruz ama bu bildiğimiz eski normal değil yeni bir normal olacak belli ki. Çünkü pandemi hala bizimle birlikte ve ne zaman sona ereceğini bilmiyoruz. Yeni normali, tedbirle, dayanışmayla hep birlikte oluşturacağız. Hayatı, üretimi, işlerimizi yeni ve özenli kurallarla hep birlikte azimle devam ettireceğiz. Siz bu yeni dönemi nasıl görüyorsunuz? Gelecek karşısında kendinizi güvenli hissediyor musunuz? Çalışanlarınızın sağlığından, işlerinizin geliştirilmesine kadar her alanda nasıl bir hazırlık içindesiniz?
Görünen o ki yaşantımızı koronavirüs öncesi ve sonrası diye ayırarak geçmişten ders alıp ileriye dönük yeni planlarımızı hayata geçireceğiz. Birbirine her konuda yardım eden bir grupla beraber çalıştığını hissedenler, bu süreçte bence daha başarılı olacaktır. Biz Arçelik bayileri olarak bu konuda çok şanslıyız. Çünkü şirketimizi ve tüm bayi arkadaşlarımızı her koşulda yanımızda hissediyoruz. Bu da bizim çalışma motivasyonumuzu çok yukarılara taşıyor. Bununla birlikte biz de tüm çalışanlarımızın sağlığını her şeyin üstünde tutarak hem gereken tüm sağlık tedbirlerini harfiyen yerine getirmeye hem de bu süreçte ihtiyacı olanlara her türlü desteği sağlamaya gayret ediyoruz.

Günün büyük bir çoğunluğunu çalışanlarınızla geçiriyorsunuz. Kimi zaman ailenizden daha çok onları görüyorsunuz. Kaç kişilik bir ekipsiniz? Çalışanlarınızla aranızda nasıl bir ilişki var?
Arçelik çalışma sistemini kendimize örnek alıyoruz. Firmamızda 34 kişilik bir ekiple disiplini elden bırakmayarak bir aile gibi çalışıyoruz. Çalışanlarımız Arçelik tarafından açılan eğitimlerden faydalanarak yetişiyorlar. Bu bize müşteri ilişkilerinde inanılmaz faydalar sağlıyor.

Bunun yanında çalışanlarımızla uzun süreli yol arkadaşlığı yapmanın önemine inanıyoruz. Çünkü bize göre başarıya birincil derecede etkide bulunan faktörlerden biri de bu. Geçen sene firmamızda 27 yıllık çalışmasını tamamlayan bir çalışanımızı emekli etmenin mutluluğunu yaşadık.

Pek çok bayimizin müşterileriyle aile sıcaklığında bir iletişim kurduğunu biliyoruz. Zaten yıllardır Arçelik’in en sevilen marka olmasının sebeplerinden biri de siz değerli bayilerimizin müşterileriyle kurduğu bu sıcak ve samimi ilişki. Siz, müşterilerle olan diyaloğunuzda nelere dikkat edersiniz? Müşterilerle doğru ve güvenilir iletişimi sağlamanın sizce püf noktası nedir?
Arçelik bayilerinin birçoğu bizim gibi bölgelerinde uzun yıllar hizmet veren arkadaşlar. Bölgenizde uzun süre hizmet verdiğinizde burada yaşayanların hem isteklerini hem de ihtiyaçlarını bilir hale geliyorsunuz. Bu da müşterilerimizle güvene dayalı olarak kurduğumuz iletişimde büyük kolaylıklar sağlıyor. Öyle ki müşterilerimizin kimi zaman ürün seçerken seçimi tamamen bize bıraktığı bile oluyor.

Biz de iletişimin en can alıcı noktasının güven olduğuna inanıyoruz ve bölgemizde yıllar içinde oluşturduğumuz bu güveni her ne olursa olsun kaybetmemek için çok çalışıyoruz. Bu bazen bize maddi kayıp olarak dönse bile bundan vazgeçmiyoruz.

Koronavirüs salgını hepimizin bu hayatta sahip olduklarının yeniden farkına varmasına önayak oldu. Bu süreçte kendinize ve hayata dair ne gibi farkındalıklarınız oluştu? Bu süreç size daha önce düşünmediğiniz, hissetmediğiniz yeni şeyler öğretti mi? 
Sahip olduğumuz ve yaparken hiç önemsemediğimiz her bir eylemimizin aslında ne kadar değerli olduğunun farkına vardık. Bu süreç başladıktan sonra hijyen tedbirlerine belki on kat fazla önem verir hale geldik. Sevdiklerimizle, akrabalarımızla, arkadaşlarımızla görüşüp, kucaklaştığımız, yan yana gelip sohbet ederek bir kahve içtiğimiz günlerin kıymetini anladık.

Biraz da ailenizden bahsedelim. Evli misiniz? Çocuklarınız var mı?  Varsa, kaç yaşındalar, neler yapıyorlar? Baba mesleğinden mi gidecekler, yoksa başka hayalleri mi var?
41 yıllık evliyim. Biri kız, biri erkek iki çocuk babasıyım. Çocuklarım artık büyüdü biri 38 diğeri 35 yaşında. Oğlum, diğer kardeşlerim ve benimle beraber çalışıyor. Firmanızın devamını sağlayacak kişiler olunca yaptığınız işi daha çok seviyor ve benimsiyorsunuz.

Bayi olmasaydınız hangi mesleği yapmayı isterdiniz? Çocukken, “ben büyüyünce şu olacağım” dediğiniz bir meslek var mı?
Hayalim matematik üzerine okumaktı. Olmadı ben de istatistik okuyarak muhasebeci oldum. Bu mesleği hala mali müşavir olarak devam ettiriyorum. Mali müşavirlik hem hayallerimi gerçekleştirmekte hem de işimi büyütmekte bana inanılmaz faydalar sağladı.

İş yaşamı ve aile dışında sizi ruhen besleyen geliştiren şeyler neler? Boş zamanlarınızda en çok ne yapmaktan keyif alırsınız? Uğraştığınız herhangi bir spor dalı, ya da hobileriniz var mı, bunlara vakit ayırabiliyor musunuz?  Buradan bayi meslektaşlarınıza tavsiye edeceğiniz size iyi gelen bir hobi, son zamanlarda izlediğiniz bir film ya da okuduğunuz bir kitap var mı? 
İş hayatına genç yaşta atılıp onu geliştirmekle ilgili çok çalıştığınızda boş vaktiniz de maalesef fazla olmuyor. Ancak tüm yaşantım boyunca aile ilişkilerini hep birinci planda tuttum. Gençliğimde koşu ve yüzme en favori spor dallarımdı. Avrasya maratonlarında aldığım dereceler vardı. Şimdi sadece yürüyüş ve fırsat bulursam yüzmeye çalışıyorum. Boş zamanlarımda film seyreder ve kitap okurum. Fakat tavsiyede bulunamam çünkü bu iki hobi insanların görüş ve yaşayış biçimlerine göre çok değişken.

Özellikle koronavirüs sürecinde Arçelik mühendisleri hepimizi gururlandırarak ilk yerli mekanik ventilatörün kısa sürede geliştirilip hastanelere ulaştırılmasına katkı sağladılar. Eğer siz Arçelik mühendisi olsaydınız hangi soruna çözüm olacak, nasıl bir ürün geliştirmek isterdiniz?
İnsanlık için yeni buluş yapmak kadar, yapılmış olan buluşları kendi ülkenizde kendi imkânlarınızla üretmek de çok önemli. Arçelik´in sağlık sektörüne ventilatör üreterek hizmet vermesi bizler için sevinç kaynağı oldu. Bence Arçelik yerli üretim olarak sağlık sektörüne girmeli. Bunun yanı sıra Arçelik mühendislerimizin bizim sattığımız beyaz eşyalarda kullanılan dışarı bağımlı olan parçaları yerli üretimle sağlaması üzerine çalışmaları da mükemmel olur.

Son olarak diğer bayilerimize hem de Arçelik ve Koç Grubu yöneticilerine iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?
Hem yöneticilerimiz hem de bayilerimiz, kurucumuz rahmetli Vehbi Koç ile başlayan, üreterek ve hizmet vererek milletine ve ülkesine faydalı olmaya çalışma vizyonunu bizden sonraki kuşaklara aktarma görevini üstlenmeli.
 
 

Fotoğraf galerisi