12 Kasım 2021

Sosyal zekânızı artırmak ister misiniz?

Sosyal zekâsı yüksek insanları bir topluluk içinde fark etmek hiç zor değil. Öncelikle insanlarla kurdukları ilişkideki kalite, onları bulundukları çevrede “aranılan” biri yapıyor. Peki, bir bireyi toplum içinde daha avantajlı kılan sosyal zekâ nedir? Doğuştan mı gelir? Sonradan edinilebilir bir beceri midir?
 
“O, gölgesiyle bile kavga eden biridir.” Bu sözü yeri geldiğinde hepimiz kullanmış ya da duymuşuzdur. Etrafındaki insanlarla sürekli çatışan, onları dinlemeyen, her zaman kendisini haklı gören, geçimsiz insanları tanımlamak için kullanılan bir ifadedir. Böyle insanlar, toplumda olumlu bir duygu uyandırmazlar.

Zıtlıklar, fotoğrafın genelini ifade etmekte kolay bir yoldur, bu yüzden gölgesiyle kavga eden insan örneğiyle giriş yaptık. Bir de bunun tam tersi karaktere sahip insanlar vardır. Karşısındakini dinleyen, girdiği ortamdaki dinamikleri hızlıca kavrayabilen, sorunları fark ederek çözüm üretebilen insanlar. İşte böyle bireyler de “sosyal” olarak adlandırılır; ya da sosyal zekâsı yüksek bireyler.

Peki, bir bireyi toplum içinde daha ileri bir seviyeye taşıyan sosyal zekâ nedir? Doğuştan mı gelir? Sonradan edinilebilir bir beceri midir?

Bireyler farklı zekâ türlerine sahip
Sosyal zekâ, hâlen Harvard Üniversitesi'nde çalışmalarına devam eden Amerikalı psikolog Howard Gardner’ın ortaya attığı bir tanım. Gardner’a göre insanların başarılı olduğu alanlar farklı olabiliyor ve bireyler bu farklı alanlarda daha büyük beceriler ortaya koyuyorlar. Gardner’ın kategorilere ayırdığı ve davranışlara yön veren bu zekâ türlerinden biri de kişilerarası zekâ ya da bir başka deyişle sosyal zekâ.

Sosyal zekâsı yüksek insanların ortaya koyduğu temel davranışlar var ve bu yönleri onları toplumda öne çıkarıyor. İnsan ilişkilerinde sergiledikleri yetenekleri, bu bireylerin en belirgin özellikleri olarak ifade etmek mümkün. Kısacası sosyal zekânın izi, insan ilişkilerindeki başarıda sürülebilir.

Hepimizin az ya da çok tecrübe ettiği üzere, sosyal zekâsı yüksek insanları fark etmek hiç de zor değil. Öncelikle insanlarla kurdukları ilişkideki kalite, onları bulundukları çevrede “aranılan” biri yapıyor. Kişiler, onlarla aynı ortamda bulunmaktan, arkadaşlık kurmaktan keyif alıyor ve bu durumdan fayda sağlıyor. Bu kişiler liderlik özellikleriyle de dikkat çekiyor.

Bulunduğu çevreyi etkileme gücü
Sosyal zekâsı yüksek olanlar, diğerleriyle çok rahat iletişim kurarak kendilerine geniş bir çevre oluşturmakta hiçbir sıkıntı yaşamazlar. Kimleri için bir kâbus gibi olabilecek, yeni kişilerle tanışma, sohbet etme, arkadaşlık kurma gibi beceriler onlar için doğal bir süreçtir.

Bu yeteneğe sahip insanların belirgin özelliklerinden biri de dışa dönük olmalarıdır. Onları bir mekânda tek başına oturup, sıkılıyor görmek neredeyse imkânsızdır. Yalnız olmak onlara göre değildir. Yalnızlıktan hiç ama hiç hoşlanmazlar.

Sosyal zekâ, farklı nitelikleri de beraberinde getiren bir zekâ türüdür. Örneğin, başarılı liderler ve yöneticilerin ortak özelliklerinden biridir yüksek sosyal zekâ. İletişim kurdukları kişileri anlama kapasiteleri gelişmiştir ve olayları, süreçleri yönlendirme gücüne sahiptirler. İkna yetenekleri de, bu güce sahip olmalarını büyük ölçüde destekleyerek pekiştirir. Herhangi bir görüş ayrılığında, ikna yetenekleriyle süreci kendi talep ettikleri yöne doğru çevirme konusunda ustadırlar.

Sosyal zekâ doğuştan mı gelir?
Peki, bir kişiye toplumda çeşitli avantajlar kazandıran sosyal zekâ doğuştan mı geliyor yoksa zaman içinde kazanılabilir bir özellik mi? Bu konuda farklı görüşler mevcut. Kimi uzmanlar bunun kişide zaten var olan bir şey olduğunu, bu konuda genetiğin baskın olduğunu savunurken; bazı uzmanlar da sosyal zekânın varlığında kişinin ailesi, çevresi, yetiştiği ortam gibi dinamiklerin etkili olduğunu ifade ediyor. Ancak her iki görüşe sahip uzmanların uzlaştığı bir konu var; o da bunun geliştirilebileceği yönünde.

Sosyal zekânızı nasıl artırabilirsiniz?
Bu, güzel bir haber. Birey üzerinde çalıştığı takdirde sosyal niteliklerini geliştirilebilir. Peki, sosyal zekâyı geliştirmenin yolları nelerdir:

Gözlem yapmak
İyi bir gözlem yeteneği, bu işin olmazsa olmazı. Bulunduğun sosyal çevrenin ve insanların farkında olmak, onların duygularını, arzularını gözlemleyebilmek, onlarla yakın bağ kurabilmenin ön koşulu. Bu gözlem, insanlarla nasıl doğru ve düzgün iletişim kurulabileceği yönünde önemli bir anahtar olacaktır.

İyi bir dinleyici olmak
Kulakları çevresindeki insanlara, içinde yaşadığı topluma tıkalı bir bireyin sosyal zekâsını artırabilmesi mümkün mü? Cevabımız tabii ki “hayır”. Her türlü iletişimde önemli bir yer tutan dinleme yeteneği, sosyal konularda da belirgin rol oynuyor. Örneğin herhangi bir tartışmada, bireyin karşıdakini duymadan, dinlemeden sadece kendinin ne söyleyeceğine odaklanması, iletişime ket vuruyor. Dolayısıyla, kişilerin ne demek istediğini anlayıp ona göre bir iletişim modeli geliştirmek için dikkatli bir dinleyici olmak şart.

Takım oyunu oynamak
Hayat kimsenin etrafında dönmüyor. İnsanlar birbiriyle ve doğayla güçlü bir bağ içinde. Bu, sosyal alandaki her tür süreç için de geçerli. Aile, iş, ilişkiler… Hepsi karşılıklı bir alışverişi gerekli kılıyor. Sosyal zekâyı artırabilmenin faydalı yollarından biri de “ben” değil, “biz” diyebilmek. Sadece kendi odaklı davranarak kişisel fayda dışında bir şey gözetmeyen bireyler, sosyal olarak geri planda kalıyor. 

Güçlü konuşma becerisine sahip olmak
“İnsanlar konuşa konuşa anlaşır…” Bu atasözünü bilmeyenimiz yoktur. Konuşma, insanlar arası iletişimin esas aracı. Güçlü bir konuşma yeteneği ise bu iletişimi sağlamlaştıran hayati etmenlerden biri. Konuşurken sıkılan, kendini ifade etmekte zorlanan birinin karşıdakini etkilemesi oldukça zor. Konuşma yeteneği, sosyal beceriyi yükselten unsurlardan biri. “İyi, güzel de ben iyi bir konuşmacı değilim” diyorsanız, hiç sorun değil. Bu alanda sayısız kurs ve eğitimler bulunuyor.

Kültürel farklılıklara saygı göstermek
Dünya üzerinde birbirinden farklı, sayısız kültür barınıyor. Tüm insanların bizlerle aynı gelenekten gelmediğini bilmek ve bilmenin de ötesinde her kültüre saygı içinde yaklaşmak, bambaşka insanlarla iletişim kurmaya olanak sağlayacaktır.

Takdir etmek
Sosyal zekâsı yüksek bireyler hem birlikte çalıştıkları insanlara hem de iletişime geçtikleri herhangi birine güven vermelerin yanı sıra onları çabalarından dolayı da takdir ederler. Takdir etmek, karşı tarafa verilen değerin ve önemin bir yansımasıdır ve aradaki bağı çok daha güçlü kılar.