Türkiye’de futbol denilince akla ilk onların isimleri gelir. Tüm imkânsızlıklara rağmen meşin yuvarlağa olan bitmek bilmeyen sevgileri ve zamanın ötesinde performanslarıyla seyircilerin gönlünde taht kurmayı başarmış olan Türk futbolunun efsane isimlerine yakından bakmaya ne dersiniz?
Lefter Küçükandonyadis/Fenerbahçe
Fenerbahçe’de 17 sezon boyunca top koşturan Fenerbahçe’nin efsanevi futbolcusu Lefter Küçükandonyadis, kıvrak çalımları, ince bir zekânın ürünü olan enfes golleri ve futboldaki ustalığı nedeniyle Sarı Lacivertliler tarafından “Ordinaryüs” lakabı ile ödüllendirilmiştir. Gerçekten de Lefter futbolun ordinaryusuydu. 17 yılda attığı 423 gol de bunun ispatı niteliğindeydi. Tüm futbol kariyeri boyunca 832 gol atarak rekor kıran Lefter, bu nedenle "Ver Lefter'e, yazsın deftere" sloganı ile Türk futbol tarihinin unutulmazları arasında yer almayı başardı.
13 Ocak 2012 tarihinde vefat eden Lefter Küçükandonyadis, 50. milli maçını oynaması nedeniyle TFF tarafından "Altın Şeref Madalyası" ile ödüllendirilen ilk futbolcu oldu. Lefter Küçükandonyadis, 46 kez A, 1 kez B, 3 kez 21 yaş altı olmak üzere toplam 50 kez milli formayı giydi.
Hakkı Yeten / Beşiktaş
Bir futbolcu en fazla kaç sezon aynı formayı giyer? Söz konusu Beşiktaş’ın efsane oyuncusu Hakkı Yeten ise tahminler biraz yanılabilir. Zira Hakkı Yeten, 17 sezon siyah-beyazlı formayı terleterek az sayıda futbolcuya nasip olacak bir başarıya imza atmıştır. Fair play ruhuna uygun davranışları, azmi ve efendiliği ile sadece kendi takımının değil tüm futbol camiasının sevgi ve saygısını kazanmış olan Hakkı Yeten, yeni nesil futbolculara da bu özellikleriyle örnek teşkil etmiştir. Bir babaya nasip olacak türden kişiliği ile camia tarafından “Baba Hakkı” lakabıyla ödüllendirilen Hakkı Yeten, futbolu bıraktığı yıl olan 1945’e kadar, 1 Türkiye Birinciliği, 2 Milli küme, 1 Başbakanlık Kupası, 7 İstanbul Ligi, 1 İstanbul Şildi, 2 İstanbul Kupası şampiyonluğu yaşamıştır. Beşiktaş forması altında futbol oynadığı o 17 yıl boyunca 439 maçta 382 gol kaydederek inanılması güç bir başarıya erişmiştir.
Metin Oktay/Galatasaray
Türk futbol tarihinin gelmiş geçmiş en iyi futbolcularından biri olarak kabul edilen Metin Oktay, attığı goller ve sahip olduğu gol krallıkları nedeniyle futbol camiası tarafından “Taçsız Kral” lakabına layık görüldü. 14 sezon boyunca Sarı Kırmızı formasını giyen Metin Oktay, eşsiz güzellikteki futbolu sayesinde o denli sevildi ve sayıldı ki özellikle 60’lı ve 70’li yıllarda doğan pek çok erkek çocuğun ismine de ilham kaynağı oldu. Oynadığı 324 maçta attığı 294 golle taraftarın sevgisine karşılık veren Metin Oktay, aynı zamanda 6 kez gol kralı oldu. 36 kez A Milli formayı giyerek 19 gol atmayı başaran Metin Oktay; 1991 yılında Boğaziçi Köprüsü'nde geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. Metin Oktay ardında Galatasaraylı, Fenerbahçeli, Beşiktaşlı,Trabzonsporlu demeden gözü yaşlı bir futbol camiası bıraktı.
Hami Mandıralı / Trabzonspor
Ona doğuştan Trabzonsporlu denilecek kadar Trabzon’da top koşturdu. Öyle ki onun Trabzonspor’a olan aşkı 10 yaşında takımın altyapısına katılması ile tasdik edilmiş oldu. Profesyonel anlamda ilk maçına 17 yaşındayken çıktı. 'Bombacı' lakabıyla tanınan Hami Mandıralı, sert şutları, frikikleri ve bitirici vuruşlarıyla kısa sürede rakip takım oyuncularının korkulu rüyası haline geldi. Türk futbol tarihinin gelmiş geçmiş en iyi forvetlerinden biri olarak kabul edilen Hami Mandıralı, San Marino'ya karşı frikikten attığı golle Guinness Rekorlar Kitabı'na girdi. Zira bu golde topun hızı 266 km/saat hıza ulaşarak en sert gol vuruşu olarak tescil edildi. Attığı şutlar o kadar sertti ki rakip takımın oyuncuları baraj kurduklarında sakatlananlar bile olmuştu. Mandıralı, milli takımla oynadığı 40 maçta 32 gol, Avrupa kupalarında ise 23 gol atarak ne denli iyi bir futbolcu olduğunu gözler önüne serdi.
Can Bartu/Fenerbahçe
Hem futbol hem de basketbolda milli takım formasını giyen ilk ve tek sporcu unvanına sahip olan Can Bartu, Türk sporunun “Sinyor” lakaplı efsanesidir. Bartu, aslında 1949 yılında Fenerbahçe Genç Erkek Basketbol Takımı’nda spora başlamış hatta 6 kez basketbol milli takımı forması bile giymiştir. Ancak Edirnespor-Fenerbahçe maçında futbolcu eksik olunca basketbol takımından futbol takımına transfer olmuştur. Karşılaşmada da 1 gol atarak takımın galibiyetine adını yazdıran Bartu, bu sayede profesyonel spor yaşamına Fenerbahçe futbol takımında devam etti. 1955-61 ve 67-70 yılları arasında Sarı Lacivertli formayı terleten Can Bartu, 4 lig şampiyonluğu yaşarken; 28 kez de milli oldu. Aynı günde hem futbol hem de basketbol maçına çıkmasıyla da adından söz ettiren Can Bartu, teknik ve zarif oyunu ile farkını her fırsatta ortaya koydu. Bartu, kaptanlığını da yaptığı Sarı-Lacivertli forma altında 326 maça çıktı ve 162 gol kaydetti.
Vedat Okyar/Beşiktaş
Beşiktaş camiası tarafından “Büyük Kaptan” olarak anılan Vedat Okyar, 1968-1976 yılları arasında Siyah Beyazlı forma altında 253 maçta yeteneklerini sergileyerek futbol severleri adeta büyüledi. Çok iyi bir oyun kurucu olan Okyar, aynı zamanda iyi bir de golcüydü. Öyle ki futbol oynadığı dönemde kullandığı 43 penaltıdan 42'sini gole çevirmeyi başardı. Kendisini doğuştan Beşiktaşlı olarak nitelendiren Vedat Okyar, renklerine tutku derecesinde bağlıydı. Öyle ki "Üzerimde Beşiktaş forması var bir de yalan mı söyleyecektim?", “Önce Müslümanım, sonra Elhamdulillah Beşiktaşlıyım” diyecek kadar Beşiktaşlıydı.
Turgay Şeren/Galatasaray
20 sene Galatasaray formasını aralıksız giymesiyle ünlü olan Turgay Şeren, belki de Türk futbol tarihinde gelmiş geçmiş en iyi kalecilerden biri olarak tarihe adını kazıdı. Öyle ki A Milli Takımın Almanya ile oynadığı ve 2-1’lik skorla sonuçlanan maçta rakip takım oyuncularının tüm ataklarını büyük bir ustalıkla savuşturup yaptığı kurtarışlarla kalede adeta devleştiği için kendisine “Berlin Panteri” lakabı takıldı. Sarı Kırmızılı forma altında 369'u lig olmak üzere 405 resmî maça çıkan Turgay Şeren, 5 kez 21 yaş altı millî takımı, 46 kez de A millî takım maçına çıktı. Şeren, ayrıca Türkiye A Millî Takımı formasıyla 35 kez kaptan olarak sahaya çıkarak bir rekora da adını yazdırdı.
Şenol Güneş/Trabzonspor
15 sene boyunca Trabzonspor’un kalesini rakip takımın şutlarından ve penaltılarından koruyan Şenol Güneş, 5’i kaptanlık olmak üzere 31 kez milli takım formasını giydi. O dönem Trabzonspor’un kaydettiği her şampiyonlukta büyük emeği olan Şenol Güneş, 1974 yılında 2. Lig şampiyonu olarak Trabzonspor'u ilk kez 1. Lig'e çıkaran takımda yer aldı. Trabzonspor’da 6 şampiyonluk gören Şenol Güneş, kalede adeta devleşen isimlerdendi. Öyle ki 1978-79 sezonunda 1110 dakika gol yemeyerek Türkiye rekoruna imzasını attı. Bu skorla dünyada ise 17. oldu. Ne olursa olsun yapılan her işin hakkının verilmesi gerektiğine inanan Güneş’e bir defasında kaleciliği sevmediniz mi diye sorulduğunda; "Severek oynamadım ama oynarken gereğini yaptım. Yani başlangıcım severek, isteyerek, planlanmış bir şey değildi. Ama oynadığım zaman işimin gereğini bir profesyonel olarak çok iyi yaptım." der.