09 Şubat 2022

M. Fatih Miraloğlu: "Arçelik bayisi olmak benim için büyük bir onur"

Ürünün kalitesi kadar müşteriyi dinleyip anlayarak ona göre ürün sunmanın da başarıya giden yolda son derece önemli birer faktör olduğunun altını çizen Arçelik İstanbul bayisi Mehmet Fatih Miraloğlu, Arçelik’in tüm iş süreçlerini, sosyal ve toplumsal faaliyetlerini bu ülkeye ve bu ülkenin insanına duyduğu sorumluluk çerçevesinde yürütmesinin de başarıyı kaçınılmaz hâle getirdiğini kaydediyor. Miraloğlu, Türkiye’nin en eski ve en köklü markalarından birinin bayisi olmayı da büyük bir onur ve ayrıcalık olarak nitelendiriyor.

Öncelikle bize biraz kendinizden söz eder misiniz? Koç Topluluğu ile yollarınız nasıl kesişti? Arçelik bayisi olma fikri nasıl filizlendi?
İstanbul Teknik Üniversitesi Gemi Makineleri Bölümü’nden mezun oldum. Denizcilik sektöründe kısa bir çalışma deneyiminden sonra 2011 yılında babamın isteği üzerine aile şirketimizde çalışmaya başladım.

Biz 3 kuşaktır Arçelik bayisiyiz. Koç Topluluğu ile iş geçmişimiz 1960’lı yıllara dayanıyor. Babam ve dedem o yıllarda Diyarbakır’da bulunan bayimizde Koç Topluluğu şirketlerinin ürünlerinin satışını gerçekleştirmişler. O dönemde ürünler bazında başlayan iş birliğimiz 2011 yılında Arçelik bayisi olmaya karar vermemizle birlikte güçlenerek bu günlere kadar devam etti.
 
Halihazırda Kadıköy’de bulunan 2 Arçelik bayimizde ablam ve babamla birlikte, ticaret hayatımıza devam ediyoruz. Babamın isteğini kırmayıp aile şirketimizde çalışma kararı aldığım için de son derece mutluyum.
 
Sizin de bildiğiniz üzere Arçelik, yıllardır Türkiye’nin en bilinen ve en sevilen markası. Müşterilerle birebir temasta olan biri olarak bu başarının altında yatan sebepler sizce neler? Arçelik markasının sahadaki yüzü olan bayilerin bu başarıda rolünün ne olduğunu düşünüyorsunuz?

Bana göre bu başarının altında yatan en büyük sebeplerden biri markamızın kalitesi, diğeri ise Arçelik’in tüm iş süreçlerini, sosyal ve toplumsal faaliyetlerini bu ülkeye ve bu ülkenin insanına duyduğu sorumluluk çerçevesinde yürütmesi... Şirketimizin en üst kademesinden en alt kademesindeki her bir bireyden fabrikadaki çalışanlara, pazarlama ekibinden yetkili servislere kadar uzanan oldukça geniş bir üretim ve satış ağı söz konusu. Ve bu denli büyük bir organizasyondaki her birey işini büyük bir aşkla yapıyor. Bu da başarıyı kaçınılmaz kılıyor.
 
Bunun yanı sıra tüm bayi arkadaşlarımızın bu işi gönülden severek yapıyor olmasının da başarıda payı çok büyük. Zira markamıza ve ürünlerimize duyduğumuz güveni tüketicilere kendimizden emin ve güler yüzlü bir şekilde sunuyoruz. Ayrıca tüm bayi arkadaşlarımız ürünler hakkında son derece bilgili ve bizzat tüm süreci takip ederek işini icra ediyor. Her daim işin başında olmanın ve yaptığınız işi sevmenin başarının kilit noktasını oluşturduğuna inanıyorum.

Pandemi gibi herkesin hız kestiği bir dönemde dahi sizler insanüstü bir gayretle işin devamlılığı noktasında yoğun bir emek sarf ettiniz. Bu süreci çalışanlarınızla birlikte nasıl yönettiğinizi anlatabilir misiniz?
Pandemi hayatımızı gerçekten çok olumsuz etkiledi. İlk zamanlarda karamsarlığa kapılmadık değil. Çünkü ne olup biteceğini tam olarak kestiremedik. Pandemi başlar başlamaz online satışlarda artış yaşandı. Şirketimizin, web sitesinden gelen siparişleri bayilere yönlendirmesi bizler için büyük bir moral kaynağı oldu. Küresel firmalar büyüklüklerinden dolayı bu kadar hızlı manevra yapamazken, şirketimiz gerçekten bu konuda çok hızlı aksiyon aldı ve bizlere destek oldu. Buradan bu konuda emeği geçen herkese tekrar teşekkür ediyorum.

Şirketimizin hızlı manevrası sonrasında ise bizim yavaş kalmamız olmazdı. Bulunduğumuz bölgede pandemi konusunda herkes çok hassastı. Kimse evlerden çıkıp da kapalı alanlara girmek istemiyordu. Bu yüzden mağazaları ziyaret eden müşteri sayısında büyük bir düşüş oldu. Biz de ürün satın almak isteyen tüketicilerimiz için kapıda ödeme hizmetini devreye soktuk. Bunu daha hızlı ve kolay halledebilmek için bir motosiklet aldık ve kurye istihdam ettik. İleri yaştaki müşterilerimiz online alışverişe güvenmedikleri ya da online alışveriş hakkında bir bilgileri olmadığı için telefonla bizlere ulaşıp kendilerine yardımcı olmamızı istediler. Biz de bu konuda kendilerine destek olduk. Bu hizmeti verirken de küçük ürün, büyük ürün, yakın mesafe, uzak mesafe gibi kavramlara hiç takılmadık. Hiç unutmam; yaşlı bir müşterimiz su ısıtıcısı almak istedi. İnternetten alışverişin nasıl yapıldığını bilmediğini bu nedenle de kapıda ödemek istediğini belirtti. Biz de kendisine seve seve yardımcı olabileceğimizi ilettik. Ürünü teslim ettiğimizde gözlerinin dolduğunu ve ne kadar dua ettiğini anlatamam. Müşterimizin “Bu hizmeti kimse vermiyor, yaptığınız çok büyük bir sevap. Allah razı olsun,” cümlesi dün gibi aklımdadır. Özetle çalışanlarımız ile bu süreci başarılı bir şekilde yürüttüğümüze inanıyorum.
 
Ülkemizin pandemi, deprem, sel gibi felaketlerle sınandığı dönemlerde elini taşın altına koyarak gerçekleştirilen çalışmalara öncülük eden şirketlerin başında Arçelik geliyor. Arçelik’in bu yaklaşımını nasıl değerlendiriyorsunuz? Siz bu çerçevede gerçekleştirilen çalışmalara katılma şansı buldunuz mu? Bu kapsamda, yapmış olduğunuz farklı sosyal sorumluluk çalışmaları var mı?
Bu yaklaşım rahmetli Vehbi Koç’un ‘’Ülkem varsa ben de varım,’’ cümlesinin canlı bir kanıtıdır. Pandemi başlangıcında hastanelere şirketimiz bedelsiz ürün gönderdi. Yöneticilerimiz biz bayileri arayıp “Yakınlarınızdaki hastaneleri arayıp ihtiyaçlarını öğrenelim. Ne ihtiyaçları var ise yardımcı olmaya çalışalım,” dediler. Bizler de yakınımızdaki kamu hastanesini arayıp bir ihtiyaçları olup olmadığını, kendilerine nasıl destek olabileceğimizi sorduk. Çok şaşırdılar. Şaşkınlıklarını atlattıktan sonra ihtiyaç listesini bizimle paylaştılar ve kendilerine o ürünleri şirketimizin katkısı ile bedelsiz gönderdik.
 
İhtiyaçlar doğrultusunda hemen hemen her felakette tüm kaynaklarını toplumun hizmetine sunan Türkiye’nin en eski ve en köklü markalarından birinin bayisi olmak sizde ne gibi duygular uyandırıyor?
Arçelik bayisi olmak benim için büyük bir onur ve ayrıcalık. Koç logosu altında faaliyet gösteren bir bayi olmak bulunduğunuz bölgede itibar ve saygınlığı da beraberinde getiriyor. Bu durum omuzlarımıza Arçelik markasına layık olmak gibi ekstra bir sorumluluk da yüklüyor.
 
Bunun yanında bir yandan ticaret yaparken bir yandan da ülkemizi daha ileriye taşıyacak pek çok faaliyetin Arçelik çatısı altında hayata geçirildiğini ve bizlerin de çalışmalarımızla bu sürece katkı sağladığımızı bilmek muazzam bir duygu.
 
Koç kültürü ve prensipleri iş yaşamınızda ve sosyal hayatınızda size nasıl yol gösteriyor?
Daha önce de bahsettiğim gibi 2011 yılından beri aile şirketimizde çalışıyorum. Koç kültürü ve prensipleri bana karar verme aşamasında çok yönlü düşünme becerisi kazandırdı. Ayrıca Koç Topluluğu bayisi olunca ülkemizin ve içinde yaşadığımız dünyanın yarınlarını etkileyecek sorunlara karşı sorumlu olduğunuz bilincini de kazanıyorsunuz. Zira Koç Topluluğu bünyesinde cinsiyet eşitliği, küresel iklim değişikliği gibi birçok konuda pek çok çalışma gerçekleştiriliyor. Ulusal ve uluslararası platformlarda pek çok oluşuma da liderlik ediliyor. Biz bayiler de kendimizi bu çalışmalardan soyutlamıyoruz. Gerektiğinde yürütülen sosyal sorumluluk çalışmalarına elimizden geldiğince destek vermeye gayret ediyoruz. Şirketimizin de insanlığı daha iyiye doğru götürecek çalışmalara imza atarak, bizlere bu konuda rehberlik edip yol göstermesini son derece değerli buluyoruz.
 
Genç yaşımda birçok ekonomik/sosyal zorluklar gördüm. Bağlı olduğumuz prensipler bu zorluklara karşı bizi güçlü kılıyor. Her defasında bir kez daha bunu bizzat yaşayarak tecrübe ettim diyebilirim.
 
Pek çok bayimizin müşterileriyle aile sıcaklığında bir iletişim kurduğunu biliyoruz. Zaten yıllardır Arçelik’in en sevilen marka olmasının sebeplerinden biri de siz değerli bayilerimizin müşterileriyle kurduğu bu sıcak ve samimi ilişki. Siz, müşterilerle olan diyaloğunuzda nelere dikkat edersiniz? Müşterilerle doğru ve güvenilir iletişimi sağlamanın püf noktası sizce nedir?

Müşteriyi dinlemek en önemli şey. Müşteriyi dinlemek, ihtiyaç ve beklentilerini anlayıp doğru ürünü sunmak, muazzam bir önem taşıyor. Bir ürün satarken, söz konusu ürünü neden alması gerektiğini ve ona katacağı faydaları teker teker anlatıyoruz. Bunu yaparken de kendimizden son derece eminiz. Çünkü ürünümüze ve kalitemize inanıyoruz. Bu da tüketicinin karar verme aşamasını kolaylaştırıyor.
 
Kaç kişilik bir ekipsiniz? Çalışanlarınızla aranızda nasıl bir ilişki var?
6 kişilik bir ekibimiz var. Çalışanlarımız ile aramızda işveren-çalışan ilişkisinden çok bir aile ilişkisi var. Tüm çalışanlarımız bir derdi, mutluluğu olunca gelip bizimle paylaşırlar. Bu durum bizim için keyif verici.
 
Hayatta yapmaktan en çok keyif duyduğunuz şeyler nelerdir? Hep hayalini kurduğunuz ve bir gün mutlaka hayata geçireceğim dediğiniz şeyler var mı?

Ailem ve sevdiklerimle birlikte zaman geçirmek hayatta yapmaktan en çok keyif aldığım şey. Günümüzün çoğu mağazada geçtiği için iş dışında sevdiklerimizle zaman geçirmek bana büyük bir mutluluk veriyor. Ayrıca doğada yürüyüş ve imkân varsa kamp yapmak da çok keyif aldığım bir aktivite. Tabii ki herkesin olduğu gibi benim de bir gün gerçekleştirmeyi istediğim hayallerim ve hedeflerim var.
 
Son olarak hem diğer bayilerimize hem de Arçelik ve Koç Grubu yöneticilerine iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?
Tüm bayi arkadaşlarımıza ve değerli yöneticilerimize selamlarımı, sevgilerimi iletiyorum. Sağlıklı ve daha güzel günler yaşamamız dileğiyle...
 

Fotoğraf galerisi