06 Mayıs 2024

“Beko, tüketicinin nabzını çok doğru yakalayan bir marka”

18 yıldır Beko yetkili bayiliği yapan Melih Balaban, yeni jenerasyonun beyaz eşya satın alırken hem son teknolojiye sahip hem de dünya kaynaklarının etkin kullanımını gözeten yeşil ürünleri tercih ettiğini belirtiyor.
 
 
Koç Holding ile üniversite öğrencisiyken Arçelik’e stajyer olarak kabul edilmesiyle tanışan ve mezuniyeti sonrası yedi yıl boyunca satış temsilciliği ile Koç Topluluğu çatısı altında kalmaya devam eden Melih Balaban, günümüzde İzmir’in en stratejik iki noktasında iki adet Beko mağazasına sahip yetkili bayiliği yapıyor.
Kendisini; “Masanın her iki tarafını da deneyimlemiş şanslı bir Koç mensubu” olarak tanımlayan Melih Balaban ile Beko markasının tüketicideki algısını, tüketicinin “karbon ayak izi, enerji verimliliği ve çevresel etki” hedefli ürünlere olan ilgisini ve önümüzdeki dönem hedeflerini konuştuk.
 
Kısaca sizi tanıyabilir miyiz? Koç Topluluğu ile yollarınız ne zaman ve nasıl kesişti?
1978 İzmir doğumluyum, evli ve bir çocuk babasıyım. İzmir Özel Türk Koleji ve 9 Eylül Üniversitesi İktisat Bölümü mezunuyum. İzmir’in en stratejik iki noktasında yer alan iki adet Beko mağazasına sahip yetkili bayiyim. 18 yıldır kurmuş olduğum Yavuzata şirketimizle hizmet veriyoruz.
Üniversitede okurken Arçelik A.Ş.’ye stajyer olarak kabul edilmiştim. Üniversiteden mezun olduğum yıl İzmir bölgede satış temsilcisi olarak göreve başladım ve yedi yıl boyunca en başından beri hayranı olduğum Koç Holding çatısı altında bulunma şansı elde ettim. Planlama, finans, satış, pazarlama alanlarında yetkinlik kazandım. O dönemki bölge ve şube yöneticilerimizin hepsine müteşekkirim; yolumuzu aydınlattıkları ve bizlere kılavuzluk ettikleri için. Kısacası masanın her iki tarafını da deneyimlemiş şanslı bir Koç mensubuyum.
 
Beko bayisi olmaya karar vermenizde hangi faktörler etkili oldu? Beko bayisi olmak sizin için ne ifade ediyor?
Kendi işimi kurma hayalim hep vardı ve bunu vakti gelince hem en hâkim olduğum sektörde hem de kendimi ait hissettiğim Koç Topluluğu bünyesinde gerçekleştirmek istedim. Koç Topluluğu benzersiz bir kültüre ve çok yüksek bir auraya sahip. Güven ve istikrarı temsil ediyor. Uluslararası arenada da yüksek bir marka değeri var. Çalışma disiplini, değişime ve yeniliğe açık olması, dünya kaynaklarının sürdürülebilirliği için verdiği mücadele, insana verdiği değer çok kıymetli. Bu kültür ve anlayış içinde bulunmak çok büyük bir onur ve şans bizim için.
 
Kaç kişilik bir ekiple çalışıyorsunuz? Müşteri iletişimi konusunda dikkat ettiğiniz noktalar var mı? Bu konuda özel uygulamalarınız var mı?
İki mağazada toplam 13 kişilik ekibimiz ile çalışıyoruz. Oldukça tecrübeli, aynı zamanda genç ve dinamik bir kadromuz var. Öğrenmeye açık, çalışkan ve aidiyet duygusu yüksek çalışanlarımızla adeta bir aile gibiyiz. Uyum içinde özveriyle çalışıyoruz. Müşterilerimiz kırmızı çizgimiz. Her zaman önceliğimiz her bir müşterimizin mağazamızdan memnun ayrılması ve satış sonrasında verdiğimiz sınırsız hizmet ile bütüncül olarak müşterilerimize dokunabilmek. Bu anlamda çok güzel geri dönüşler alıyoruz. Kemikleşmiş bir müşteri portföyümüz var. Tüm müşterilerimize kişiye özel çözümler sunuyoruz.
 
Beko, beyaz eşya pazarının en çok tercih edilen ve bilinen markalar arasında ön sıralarda yer alıyor. Tüketicinin Beko markasına ilgisini siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
Beko, tüketicinin nabzını çok hızlı ve çok doğru yakalayan bir marka. Değişime ve yeniliğe çok iyi cevap verebiliyor. Dijital dünyaya ve teknolojiye çok iyi uyum sağlıyor. Anı yakalayabiliyor. Markamız çok geniş bir ürün yelpazesine sahip. Tüketici beyaz eşya ve elektronikteki tüm ihtiyaçlarına tek bir noktadan çözüm bulabiliyor. Ayrıca şunu da belirtmek gerekir ki Beko’nun çok yetkin ve yaygın bir servis ağının olması da tüketiciye ulaşmak açısından çok önemli bir avantaj biz bayiler için.
 
Bildiğiniz gibi sürdürülebilirlik kavramı artık yaşamın her alanında. Markalar, üretimden son tüketiciye ulaşıncaya kadarki tüm süreçlerinde çevreye saygı, enerji ve su tüketiminin azaltılması, verimlilik gibi konularda çalışmalarını yoğunlaştırıyor. Beko beyaz eşya ürünlerini bu açıdan değerlendirecek olursanız ne söylersiniz? Beko bayisi olarak bu değişimi siz de hissediyor musunuz?
CEO’muz Sayın Hakan Bulgurlu yeşil bir gelecek tesis etme alanındaki girişimleriyle sadece Türkiye’de değil dünyada da başı çeken bir lider. Dolayısıyla tüm kurum ve firmalarımız bu vizyonu ve öngörüyü içselleştiriyor. Tepe noktadan tabana kadar tüm kadrolarda ve tüm işleyişte bu bakış açısı hissediliyor ve benimseniyor. Yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği bizim de çok önemsediğimiz bir alan. Global alanda karbon nötr bir şirket mensubu olmanın haklı gururunu yaşıyoruz.
 
Çevre, enerji, su gibi değerler günümüz tüketicisi için de çok önemli hâle geldi. Tüketicilerin ileri teknoloji ile üretilen yeni nesil ürünlere yaklaşımı nasıl? En çok hangi özelliklerdeki ürünler tercih ediliyor? Beko markası özelinde tüketicinin bakış açısını ve en çok tercih edilen ürünleri anlatır mısınız?
Özellikle yeni jenerasyon hem son teknolojiye sahip hem de dünya kaynaklarının etkin kullanımını gözeten yeşil ürünleri önemsiyor. Satın alımlarında karbon ayak izi, enerji verimliliği ve çevresel etkileri daha fazla sorguluyor. Satış sırasında örneğin buzdolaplarında yumurta kabuklarından üretilen yumurtalıklar oldukça ilgi uyandırmaktadır. Yenilikçi ve ergonomik tasarımlar büyük ilgi görüyor. Ayrıca mağazamızda ürünleri birebir deneyimlemek de tüketicinin alışverişlerinde oldukça etkili bir kriter. Mağazalarımızda bulunan mutfaklarımıza davet ettiğimiz özel şeflerimizle yoğurt, pizza, kurabiye, çorba gibi ürünlerle tadım günleri düzenliyoruz. Robot süpürgelerimizi mağazalarımız içerisinde aktif hâle getirip tüketicilerimize canlı tanıtım yapıyoruz. Hatta WAT Şarj İstasyonu için ilgili belediyeden gerekli izinleri almak için başvurumuz bulunmaktadır. Yani mağazalarımız bir nevi interaktif deneyimleme alanı olarak hizmet veriyor.
 
Sizce ürün satın alırken tüketicilerin tercihlerini belirleyen faktörler nelerdir?
Her ne kadar fiyat her zaman ilk sıradaki satın alma dinamiği gibi gözükse de tüketici aslında öncelikle güler yüz, samimiyet ve ilgili yaklaşım bekliyor. Ürün hakkındaki tüm sorularına tatmin edici ve yeterli cevaplar almak, alışverişini verimli şekilde tamamlamak ve satış sonrası iyi hizmet almak istiyor. Sosyal medya üzerinden de yoğun bir iletişim yürütüyoruz. Bu kanaldan da zamanını etkin yönetmeyi ve hızı seven müşterilerimiz bize ulaşıp ihtiyaçlarını karşılayabiliyor.
 
Bayinizin satış grafiklerinden hareketle, 2023 yılı beyaz eşya sektörü için nasıl bir yıl oldu? 2024 için beklentileriniz nedir?
2023’ün birçok dinamik sebebiyle zor bir yıl olduğunu söyleyebilirim. Öncelikle birçok ilimizi etkileyen çok büyük bir afet yaşadık. Bu süreçte ihtiyaçların karşılanması ve yaraların bir nebze de olsa sarılması için Beko bayileri olarak seferber olduk. Diğer yandan Türkiye’nin içinde bulunduğu yüksek enflasyon ortamı sebebiyle maliyetlerimiz çok yüksek seyretti. Ancak yine de ciro ve adet bazında büyümeler yakaladık. Şirketimiz de “CRM” ve “Oliz” gibi etkin kampanyaları ile bizleri destekledi. Yoğun rekabet ortamında bu uygulamalar satışlarımıza büyük katkı sağladı.
2024 yılı ilk 4 ayını değerlendirecek olursak, geçen seneye göre büyüme yaşadığımız bir yıl olduğunu söyleyebilirim. Nisan ayında yapılan lansman ile bildiğiniz gibi şirketimizin global arenadaki ismi de Beko oldu. Bu gelişme neticesinde de rüzgârı arkamıza alacağımızı ve yılın ikinci yarısının çok daha verimli ve bereketli geçeceğini ümit ediyorum.

Beyaz eşya bayisi olmanın en keyifli ve zor yanları nelerdir? İşinize dair önümüzdeki döneme dair hedefleriniz nelerdir?
Beko bayisi olmak öncelikle çok geniş bir networke sahip olmayı da beraberinde getiriyor. Bir restoranda, hastanede, devlet dairesinde, spor salonunda, aklınıza gelecek pek çok noktada müşterilerimize rastlayabiliyoruz. Kiminin hastayken acil şekilde klima ihtiyacını çözdüğümüz, kiminin buzdolabı bozulduğunda iki saat içerisinde yenisini gönderdiğimiz, kiminin de çocuğunun mezuniyetine yetişmesi için ütü yetiştirdiğimiz ve hatıralarında yer ettiğimiz dost müşterilerimiz… Bir süre sonra büyük bir aile olduğumuzu hissetmeye başlıyoruz. İşimizin en zor yanı ise mükemmeliyetçiliğimizin neticesi olan 7/24 işin içinde kalma durumu. İşimiz çok titiz bir çalışma gerektiriyor, müşterilerimiz bize her an ulaşabilmek istiyor, interaktif bir çağdayız, bizler de onlara hızlıca çözümler sunmak istiyoruz. Stok analizi, müşteri memnuniyeti anketleri gibi uygulamalara, sosyal medya çalışmalarına aralıksız devam ediyoruz. Bu yoğunluk bazen aile yaşantımızı ve özel hayatımızdan isteyerek fedakârlık etmemize sebep oluyor. Hâlihazırda İzmir’in metrekare olarak en büyük bayisiyiz. İşimizi geliştirmek adına önümüzdeki dönemde lokasyon analizi yürüterek mağaza sayımızı dörde çıkarmayı hedefliyoruz. Sürdürülebilir Enerji Ürünleri (Solar Panel, WAT Elektrikli Araç Şarj Cihazları,) satışları gibi yeni gelişen alanlarda satışlarımızı artırmak istiyoruz. Koç Holding çatısı altında daha verimli, daha etkin ve daha yenilikçi bir bakış açısıyla yolumuza tam gaz devam etmeyi amaçlıyoruz.
 
image3-(3).jpeg