07 Şubat 2024

Markaların sosyal medya stratejilerine yapay zeka damga vuruyor

Hootsuite, 4 bin 200'den fazla pazarlamacının katıldığı ticari bir ankete ve 4 bin 500'den fazla kişinin katıldığı bir tüketici anketine dayanarak, markaların pazarlama ve sosyal stratejilerine neyin yön verdiğini ve tüketicilerin ne istediğini araştıran "2024 Social Trends 2024" raporunu yayınladı. Raporda tüm dünyayı etkisi altına alan yapay zekanın sosyal medyada da dönüştürücü bir rol oynadığına dikkat çekiliyor.
 
Rapora göre pazarlamacılar, çeşitli sosyal platformların çoğalması ve kullanımının artması nedeniyle tüketicilerle bulundukları yerde buluşmakta zorlanıyor. Pazarlamacıların %52'si, sosyal medya faaliyetlerinin yatırım getirisine ilişkin birincil endişe kaynağı olarak birden fazla platformda varlık göstermek için zaman ya da bütçe yatırımı yapılmasını gösteriyor.
 
Pazarlamacıların başını ağrıtan sadece sosyal medya platformlarının sayısı değil, aynı zamanda yeni özelliklerin yayınlanma sıklığı. Yüzde 58'i bu değişim hızına ayak uydurmanın zor olduğunu söylüyor.
 
Sosyal medyaya yapay zeka etkisi
 
Bu durumda, kuruluşların %61'inin sosyal medya için yapay zekayı benimsemelerinin en önemli nedeninin personelin iş yükünü azaltmak olduğunu söylemesi şaşırtıcı değil. Üretken yapay zeka, 2022 yılında yaygın kullanıma açıldığında büyük bir değişim yarattı; 2023'e kadar konu hakkında bilgi edinme oranı %550 oranında arttı. Kurumlar 2024 yılında yapay zekayı müşteri destek faaliyetleri için %318, görüntü düzenleme aracı olarak ise %260 oranında daha fazla kullanacaklarını belirtti. Bununla birlikte, her 10 tüketiciden altısından fazlası (%62), yapay zeka tarafından oluşturulduğunu bildikleri içeriklerle etkileşime geçme ve onlara güvenme olasılıklarının daha düşük olduğunu söylüyor.
 
Farklı kuşakların yapay zeka tarafından üretilen içeriğe yönelik güven düzeyleri de farklı. Örneğin, Z kuşağı neyin gerçek neyin yapay zeka tarafından yaratılmış olduğunu diğer kuşaklara kıyasla daha iyi bildiklerini iddia ediyor ve yapay zeka içeriğine güvenme ve bu içerikle etkileşim kurma olasılıkları da daha yüksek. Baby boomers kuşağı ise tam tersi bir tutum sergiliyor.
 
Rapora göre yapay zeka sosyal alanda kaçınılmaz ve şu anda kullanımını azaltmak, bilgisayarlardan daktilolara geri dönmek gibi olacak. Bu yeni ortamda başarılı olmak için pazarlamacıların ve markaların, bir şeyin yalnızca bir insan tarafından yaratılıp yaratılmadığına bağlı olarak "gerçek" ve "özgün" tanımlarının ötesine geçmesi gerekiyor. 2024 yılında en başarılı markalar ise "özgünlüğü" yeniden tanımlayanlar olacak. İçeriği kimin veya neyin oluşturduğu değil; içeriğinizin müşteri için yarattığı marka deneyimi önemli hale gelecek.
 
Yapay zeka ile nasıl daha akıllı çalışılır?
 
1- Hedef kitlenizi ve yapay zeka hakkında ne düşündüklerini bilin
 
Bunun zamansız bir tavsiye olmasının bir nedeni var. Hedef kitlenizi derinlemesine anlamak, yaş, kültür, coğrafya veya ilgi alanları gibi faktörlerin yapay zeka algıları üzerinde etkisi olup olmadığına dair içgörü toplamanıza yardımcı olabilir.
 
2- Hangi görevlere devam edeceğinize ve hangilerini devredeceğinize karar verin
 
Yapay zeka harika bir asistan olabilir ama yine de gösteriyi sizin yönetmeniz gerekir. Yapay zekanın işin hangi yönlerini destekleyebileceğini ve hangi yönlerinin daha hassas bir ele (ve incelikli bir beyne, tbh) ihtiyaç duyduğunu belirlemek size bağlıdır.
 
3- Sosyal medya için yapay zeka politikaları ve en iyi uygulamaları oluşturun
 
Ekibinizin ve kuruluşunuzun yapay zekayı nasıl kullandığınız konusunda uyumlu olduğundan emin olun. Kurallarınız ve düzenlemeleriniz varsa, kızgın müşteriler ve onaylanmamış gönderiler gibi potansiyel kabuslardan kaçınılabilir.
 
Reklam içeriği mi mizahi içerik mi?
 
Aile ve arkadaşlarla bağlantıda kalmanın ardından sosyal medya kullanımının ikinci nedeni "eğlenmek" olurken, kullanıcıların %34'ü bir markanın sosyal medyada fazlaca "reklam yapmasının" marka algısını olumsuz etkilediğini, %56'sı ise markaların mizahi, ilham verici, dokunaklı veya bilgilendirici içerikler paylaşmak gibi daha ilişkilendirilebilir olmasını istiyor.
 
Return on investment (yatırımın getirisi), işletmelerin platform seçiminde büyük rol oynuyor. Pazarlamacıların %68'i yürüttükleri çoğu sosyal faaliyetin yatırım getirisi konusunda endişeli olduğunu söylüyor. 2024'te markaların pozitif sonuç getireceğine en çok inandıkları platform %70'le LinkedIn olurken, onu Instagram ve WhatApp takip ediyor. Twitter'dan iyi sonuç alacaklarına inananların oranı %30'da, Threads'e güvenenlerinki ise %15'de kalıyor.