06 Mayıs 2020

Dünyanın dört bir yanından ilginç ramazan gelenekleri

Dünyada Müslümanlığı kabul etmiş milyarlarca insan bulunuyor. Her ne kadar aynı kitaba inansalar da farklı coğrafyaların kültürleriyle büyümüş olan bu insanlar 11 ayın sultanı olarak kabul edilen Ramazan ayını farklı geleneklerle karşılıyor. İşte size her ülkenin kendi kültürüyle yoğurarak yıllar boyunca şekil verdiği birbirinden çarpıcı Ramazan gelenekleri…

Mısır
Mısır’da yol kenarlarına, dükkânlara ve evlerin balkonlarına asılan fanus adı verilen süslü fenerler ve renkli kâğıt süslere bakarak Ramazan’ın geldiğini kolayca anlarsınız. Mısır’da adeta erken bayram havasını yaşatan bu geleneğin tarihi 969’lu yıllara dayanıyor. Ramazan lambası olarak da bilinen fanusları Mısır’a Halife Fatimid tanıtmıştır. O dönemden bugüne birlik, beraberlik ve mutluluğun sembolü haline gelmiş olan fanuslar Mısırlılar tarafından Ramazan ayı boyunca bu niyetlerin pekiştirilmesi amacıyla kullanılıyor. Mısır’da Ramazan ayında hüküm süren tek gelenek bu değil. Örneğin Mısırlılar iftar sofrasında oruçlarını sütle ıslatılmış hurma ile açıyorlar. Ancak yemek yemeyi akşam namazından sonraya bırakıyorlar. Sahurda ise tok tutuma özelliğinden dolayı neredeyse her sofrada karın çivisi adı verilen ezilmiş iç bakladan yapılan bir yemek bulunuyor.

misir.jpg

Yemen
Yemen’de Ramazan ayında erkeklerin gözlerine sürme çektirdiğini görürseniz şaşırmayın. Yemen erkekleri Ramazan ayında Hazret-i Muhammed'in gözlerine sürme çekme geleneğini yüzyıllardır devam ettiriyorlar. Sırf bu neden dolayı Yemen’de Ramazan ayı gelince cami avlularında sürmecilere rastlıyorsunuz. Yemen’de Ramazan ayına özgü bir diğer gelenek de ev boyamaktır. Maddi imkânları yeterli olan Yemenliler evlerini boyarken görece daha düşük gelirliler ise duvarlarını yıkamakla yetinmek zorunda kalıyorlar. Yemen’de Ramazan gelmeden önce hayırseverler tarafından camilerin halılarını yenilemek ise bir diğer gelenek.

yemen.jpg

Pakistan

Nüfusun yaklaşık yüzde 90’ının Müslüman olduğu Pakistan’da Ramazan ayı haliyle büyük bir coşkuyla kutlanıyor. Daha Ramazan ayı gelmeden camiler ve hüseyniyeler temizlenip süsleniyor. Camilerde ve mescitlerde iftar verilmesi de yüzyıllardır devam eden bir gelenek. Ayrıca Ay Gecesi olarak adlandırılan Chaand Rat zamanında Müslüman aileler açık alanlarda bir araya gelerek yeni ayı bekliyorlar. Yeni ay gözüktüğünde Şevval ayının gelişini kutlamak amacıyla kadınlar Mehndi adını verdikleri kınalarla ellerine birbirinden güzel motifler çiziyorlar. Daha sonra o akşam yenecek yemekleri hazırlamaya girişiyorlar ve deyim yerindeyse dört başı mamur sofralar kuruyorlar. Dükkânlar ve mağazalar ise sabahın ilk ışıklarına kadar açık oluyor. Ramazan ayında Pakistan’da Celibi adında bir tatlı türü halka dağıtılıyor. Ama Pakistan’da Ramazan sofrası denilince akla ilk gelen Kelece Pehni ve Pekura yemekleri oluyor.

shutterstock_1400209697.jpg

Endonezya

Endonezya’da Ramazan’ın coşkulu bir şekilde kutlandığı coğrafyalardan. Hele bir gelenek var ki sanki bizim kültürümüzden bir parça gibi: "Wayang Golek". Peki, ama nedir bu "Wayang Golek" derseniz hemen cevap verelim. Endonezya’da Ramazan akşamlarının olmazsa olmazlarından "Wayang Golek" bizim en güzel geleneklerimizden biri olan Karagöz-Hacivat kukla oyununa çok benzer bir kukla oyunudur. Genellikle iftardan sonra halka açık alanlarda ve panayır yerlerinde oynatılan "Wayang Golek" Ramazan gecelerini unutulmaz kılan detaylardan biri.

Endonezya’daki ilginç Ramazan gelenekleri bununla sınırlı değil elbette ki. Endonezya’da yıllardır süregelen en ilginç geleneklerden biri de Padusan. Bir çeşit temizlik ritüeli olan Padusan, Orta Java ve Yogyakarta bölgesinde  uygulanan bir gelenek. İnsanların nehirler, göller, su kuyuları gibi yerlerde kendisini yıkıyorlar. Bu sayede insanlar Allah’a daha yakın olduklarına inanıyor. Bu gelenek sayesinde sadece beden değil aynı zamanda ruhun ve zihnin de temizlendiğine inanılıyor. Endonezya’da her yıl Ramazan ayında gerçekleştirilen bir diğer gelenek ise ateş futbolu. Bu gelenekte futbol karşılaşmasında yanan bir Hindistan cevizi top olarak kullanılıyor. Karşılaşmanın yapılabilmesi için havanın kararması gerekiyor. Oyuncular ayakkabı, kaleci ise eldiven kullanamıyor. Geçmişte Endonezyalı savaşçılara dayanıklılık kazandırmak için oynanılan bu oyun günümüzde sadece Ramazan ayında bir eğlence olarak gerçekleştiriliyor.

shutterstock_1636171756.jpg

Kırgızistan

Kırgızistan’da Ramazan ayında yüzyıllardır devam eden bir gelenek var ki bizim kültürümüzde de kendisine karşılık buluyor. “Ca Ramazan” adı verilen bu gelenekte  Ramazan ayının 15. gününden sonra çocuklar ve gençler toplanıyorlar. At üzerinde ya da yaya olarak sokakları tek tek gezerek tüm kapıları çalıyorlar ve dua, dilek ve niyetlerinin içeren manilerini ülkeye özgü çeşitli müzik aletleri eşliğinde seslendiriyorlar. Çocukların ve gençlerin bu iyi dileklerine karşılık ev halkı da onlara çeşitli ikramlıklar sunuyorlar.
 
 kirgizistan.jpg