Enerji sektörü net sıfır hedefleri için ne diyor?

Enerji Endüstrisi Konseyi (EIC) tarafından yayınlanan "Küresel Net Sıfır Risk Raporu", enerji sektörü liderlerinin sadece %11'inin küresel ara hedeflerin net sıfıra ulaşılacağına inandığını ortaya koyuyor. Katılımcıların 2030-2035 için belirlenen hedeflerin gerçekçi olmadığını düşündükleri ve 2050 hedeflerine dair daha iyimser oldukları belirtiliyor. Ülke bazında net sıfır hedeflerine ulaşma konusundaki iyimserlik oranının daha düşük olduğu vurgulanıyor. Rapora göre, bu iyimserlik farklılığı, politika yapıcılar ve endüstri liderleri arasında iş birliği gerektiren net sıfır hedeflerine ulaşma çabalarında önemli bir nokta olarak öne çıkıyor.
 
 
Enerji Endüstrisi Konseyi (EIC) tarafından yayınlanan "Küresel Net Sıfır Risk Raporu", küresel ara hedeflere ulaşma noktasında sektör liderlerinin fazla iyimser olmadığını gösterirken, mevcut sektör gerçekliği ile politika yapıcılar tarafından 2030-35 yılları için belirlenen iddialı net sıfır hedefleri arasındaki kritik ve büyüyen uçurumun da altını çiziyor. Rapora göre, enerji sektörü liderlerinin sadeceyüzde %11'i küresel ara hedeflerin net sıfıra ulaşılacağına inanıyor. 2050 hedefleri için ise daha iyimser bir bakış açısı hakim. Katılımcıların yüzde 45'i 2050 için küresel net sıfır hedeflerinin başarısına giden bir yol görüyor.
 
Kendi ülkelerinde net sıfır hedeflerine ulaşma konusundaki görüşleri sorulduğunda, çalışma katılımcıları küresel hedeflere ilişkin görüşlerine kıyasla biraz daha iyimser bir bakış açısına sahip. Katılımcıların yüzde 16'sı ülkelerinin geçici net sıfır hedeflerine ulaşma konusunda iyimser hissederken, yüzde 66'sı ulusal 2050 hedeflerinin hala ulaşılabilir olduğuna inanıyor.
 
İyimserlikteki bu eşitsizliğin çok önemli bir noktanın altını çizdiğini belirten EIC İcra Kurulu Başkanı Stuart Broadley, "Yakın gelecek ürkütücü görünse de, liderlerin çoğu artık ara hedeflere ulaşılamayacağı görüşünde. Ancak hem kendi ülkelerimiz içinde hem de küresel bir topluluk olarak, nihai 2050 hedef tarihine kadar rotamızı düzeltebileceğimize dair daha güçlü bir inanç var. Bu iyimserlik, teknolojik ilerlemeler ve politikaların uygulamaya dönüştürülmesi potansiyelinden kaynaklanıyor." dedi.
 
Anketlere ve 38 enerji sektörü lideriyle yapılan görüşmelere dayanan rapor, geçici iklim hedeflerine ulaşma konusunda kasvetli bir küresel görünümün altını çiziyor. Bu durum, net olmayan politikalar ve farklı ulusların kabiliyet ve önceliklerindeki önemli farklılıklar nedeniyle bulanık bir tablo ortaya koyuyor.
 
Hedefe ulaşmak için ne gerekiyor?
 
Daha uzun vadeli hedefler için ise, yasal olarak bağlayıcı hedefler ve teknolojik ve kapasite artışındaki ilerlemelerin etkisiyle desteklenen ihtiyatlı bir iyimserlik söz konusu. Ancak, beceri eksiklikleri, uygulamadaki başarısızlıklar ve finansman açıkları nedeniyle bir şüphecilik de dikkat çekiyor. Bazı katılımcılar sadece büyük bir felaketin harekete geçmek için katalizör olabileceğini düşünürken, diğerleri net sıfır başarıları için daha proaktif ve zorunlu hükümet direktifleri çağrısında bulunuyor.
 
Rapor, görüşülen yöneticilerin yüzde 61'inin net sıfır projelerinin başlatılması için daha fazla yatırım ve teşvik gerektiğini vurguladığını, yeşil geçişlerin yüksek maliyetlerine ve sürdürülebilirlik için karlılığın sağlanmasının önemine işaret ettiğini gösteriyor. Bu arada, yüzde 45'i belirsiz ve tutarsız hükümet politikalarını engel olarak gösterirken, sürdürülebilirliğe yönelik birleşik bir yaklaşımı teşvik etmek için daha güçlü, daha destekleyici düzenlemeleri ve uluslararası işbirliğini savunuyor. Kapasite ile ilgili olarak, yüzde 22'si tedarik zinciri ve altyapı sınırlamalarına dikkat çekerek mevcut kabiliyetler ile net sıfıra tam geçiş için gerekenler arasındaki uçuruma vurgu yapıyor.
 
 
 
Anket sonuçları, katılımcıların yüzde 87'sinin net sıfır hedeflerine ulaşılamamasından öncelikle hükümetleri sorumlu tuttuğunu ve iklim değişikliğini hafifletmek için politika ve düzenleyici reformlar yapılması çağrısında bulunduğunu ortaya koyuyor. İnovasyon ve emisyon azaltımında kilit bir oyuncu olarak görülen endüstri ise ikinci sırada sorumlu görülüyor. Raporda, sürdürülebilirliği teşvik etmek için güçlü hükümet politikaları öncülüğünde acil, işbirliğine dayalı çabalar için açık bir çağrı yapılıyor.