4 maddede işletmelerin geleceğe açılan yüzü: Sanal gerçeklik

Sanal gerçeklik uzun bir süredir hayatımızın içerisinde yer alıyor. Özellikle oyun sektörüyle beraber daha da aşina olduğumuz bu yenilik; mimarlık, kültür - sanat gibi alanlarda da kendisini yavaş yavaş göstermeye başladı. Endüstri 4.0’a geçişle birlikte sanal gerçeklik şirketler için de bir ihtiyaç haline gelmeye başladı. Peki ama neden? Hazırsanız bu soruyu 4 adımda cevaplamaya başlıyoruz.

Şirketler gelecekte de varlıklarını sürdürebilmek için yeni stratejiler geliştirmeye ve bu minvalde yatırımlar yapmaya devam ediyorlar. Teknolojinin gün geçtikçe yeni gelişmelere gebe olması tüketici davranışlarını, üretim faaliyetlerini ve sunulan hizmetlerin kalitesini de değiştirmeye devam ediyor. Bunlardan bir tanesi de sanal gerçeklik… Öyleyse gelin sanal gerçekliğin işletmelere katkısını birlikte ele alalım. 

1 - Müşteri deneyimini hızlandırır
Bir şirketin uzun ömürlü olmasını sağlayan en önemli faktörlerden bir tanesi sadık müşteri kitlesine sahip olmak, bir diğeri ise potansiyel müşterileri de  kendi markasının çatısı altında toplamaktır. Günümüzde teknolojinin müşteri memnuniyeti üzerindeki etkisi tartışılmaz. Dolayısıyla bir sonraki hedef kitlenin Z kuşağı da olduğu göz önünde bulundurulduğunda bu jenerasyonu etkileyebilmek için şirketler, gerek üretim gerek ise hizmet kanallarında teknolojiyi yakalamak ve ona ayak uydurmak zorunda. İçerisinde bulunduğumuz zaman dilimi içerisinde her şeyin bir muadili muhakkak ki var. Bu durum, markaların tüketiciler üzerinde sadakat oluşturmasını ve akılda kalıcılığını artırmaları için daha fazla çaba sarf etmelerini gerektiriyor. İşte tam da bu noktada sanal gerçeklik ve VR gözlükler mağaza deneyimlerinin içerisinde kendisine yer bulmaya başlıyor. Örneğin, beyaz eşya almak için mağazaya gelen bir müşteriye satış temsilcisinin eşlik ederek ürünleri anlatması mı daha akılda kalıcı olur yoksa ürünün nasıl kullanılacağına dair gerçek bir deneyim yaşatan VR gözlükler mi? Cevabın ne olduğu gayet açık. Dolayısıyla sanal gerçeklik müşteri deneyimi ve akılda kalıcılık noktasında şirketleri rakiplerinden bir tık daha ileriye taşıdığı gibi; sadakat oluşturulması ve yeni müşterileri kazanma noktasında da önemli bir görev üstleniyor. 

2 - Eğitim masraflarını azaltır 
Şirketlerin başarısında kemik müşteri kitlesinin yanında kalifiye çalışanlara da sahip olması da önemli bir etken olarak karşımıza çıkıyor. Çalışanların kendilerini sürekli yeniledikleri bir ofis ortamında bulunmaları, vizyonlarını ve iş yapış şekillerini geliştirmelerine de olanak sağlıyor. Bu durum çalışanların motivasyonlarını artırırken, eğitim masraflarını da beraberinde getiriyor. Bu durum bilginin her an kendisini tazelediği ve konuların hızlıca eskidiği günümüzde maliyetlerin belirli bir skalada sabitlenmesini de zorlaştırıyor. Peki şirketler aynı anda hem işinin ehli çalışanlara sahip olup hem de bu masrafları azaltabilir mi? Sanal gerçeklik ile “evet”... Peki ama nasıl? Eğitimler özelinde belirlenen VR programları, çalışanlara öğrenmeleri gereken tüm bilgileri sunduğu gibi; eğitmen için ayıracağınız bütçenin de cebinizde kalmasını sağlar. Diyelim ki, pazarlama departmanına yeni bir eleman aldınız ve bu kişinin en az 1 hafta oryantasyon süreci içerisinde olması gerekiyor. Bu kişiyi eğitmek için sanal gerçeklik üzerinden geliştirilmiş bir programla mı ilerlemek her iki taraf için de daha pratik olur yoksa masrafları artıracak bir yol kullanmak mı? Cevabın ne olduğu gayet açık. Dolayısıyla, sanal gerçekliğin şirketlerin ek masraf kapılarını kapaması tercih edilebilirliğini ilerleyen zamanlarda daha da artıracak gibi görünüyor.

3 - Ürünlerinizi daha kolay satmanıza yardımcı olur
Müşterilerin ihtiyaçları ve istekleri günümüzde hızlı bir biçimde değişkenlik gösterebiliyor. Üstelik her biri kendisinin tek ve biricik olduğunu hissetmek istiyor. Peki böylesine çetin rekabet ortamında rakiplerinizden farklı olarak müşterilerin kalbini nasıl çalabilirsiniz? Cevabın sanal gerçeklikte gizli olduğunu söylemekte bir sakınca görmüyoruz zira bu sayede kendi farkınızı etkili bir şekilde ortaya koyabilirsiniz. Diyelim ki, yeni bir ürün piyasaya süreceksiniz ancak bu ürünü özelliklerinin sıralandığı iki boyutlu bir broşürde değil de; üretildikten sonra nasıl görüneceğini gösteren ve anlık geri bildirimler almanızı sağlayacak bir şekilde müşterilerinize sunmak istemez misiniz? Kim istemez ki, değil mi? O halde ürünün VR modelini oluşturarak, müşterilerinizi sanal dünyanın içerisinde çekebilir; rengi, kullanım kolaylığı vb. noktalar hakkında anlık geri bildirimler alabilirsiniz. “Peki bu durum nasıl bir fayda sağlayacak?” diye sorduğunuzu duyar gibiyiz. Hemen söyleyelim; aldığınız bu geri bildirimler ürünü yeniden geliştirmenize ve üretim aşamasından sonra ek bir masraf kapısı açılmamasına katkı sağlar. Üstelik, müşteri beklentileri nazarında üretilen bu ürün, onların görüşlerine değer verildiğinin de somut bir kanıtı olacağından, satış konusunda ekstra bir efor sarf etmenizin de önüne geçer. 

4 - İtibarınızı artırır
Sanal gerçeklik teknolojilerine yatırım yapan ve kullanan bir şirket olmak, bulunduğunuz pazar içerisinde itibarınızı artırmanın yanı sıra yüzünüzü geleceğe döndüğünüzü de açık bir şekilde vurgulamanızı sağlar. Günümüzde teknolojik gelişmeler her ne kadar hızlı bir şekilde ilerlese de, ne yazık ki şirketlerin bu yenilikleri benimsemesi ve hızla iş süreçlerine dahil etmesi sanıldığı kadar kolay olmuyor. Halbuki rakiplerinizden önce bunları deneyimlemek; olumlu ve olumsuz yönde tecrübe kazanmanıza ön ayak olarak sizleri rekabet yarışında bir adım öne taşır. Neyi nasıl yapmanız gerektiği konusunda rakiplerinizden 1 veya 2 yıl önde olmanız stratejilerinizi daha net ve hızlı bir şekilde belirlemenize yardımcı olur. Özellikle pazarlama faaliyetlerinde sanal gerçekliğe başvurmanız, varlık gösterdiğiniz sektör içerisinde tabir-i caizse bir yıldız gibi parlamanızı sağlar. Geleceğin müşterilerinin teknoloji içerisinde yoğrulduğu göz önünde bulundurulduğunda yenilikleri takip eden, kendini her daim güncelleyen bir şirket olmak, gelecekte daha da başarılı olmanızı sağlar.