20 Mayıs 2022

Apple’ın devrim yaratan pazarlama 7 stratejisi

Dünyanın en büyük şirketlerinden biri olan Apple, aynı zamanda pazarlama dünyasında devrim yaratan bir marka. Yıllar boyunca çok başarılı bir pazarlama stratejisi ortaya koyan şirket, dünya üzerinde “Apple misyonerleri” bile yarattı. Pazarlamada birçok farklı hamle ile dikkatleri sürekli üzerinde tutmayı başaran şirket, başkalarına da büyük ilham verdi. O halde gelin Apple’ın tüm dünyaya şapka çıkarttığı 7 pazarlama stratejisine yakından bakalım.
 
Apple, trilyon dolarlar ile ölçülen piyasa değeriyle dünyanın en büyük şirketlerinden biri. Şirketi 2021 yılında satışlarını yüzde 33 artırarak 365,8 milyar dolara çıkardı. Dünyanın birçok ülkesinde en çok satılan cep telefonları listesinde zirvelerde yer alan iPhone, daha önceleri geride olduğu Çin’de de önemli bir başarıya imza attı. Üstelik pandeminin getirdiği olumsuzluklara rağmen... Apple’ın bu son başarıları aslında şirketin uzun yıllardır izlediği başarılı pazarlama stratejisinin sonuçları.
 
Şirketin tarihi pazarlama ve satış başarıları açısından çok etkileyici. 1976 yılında Steve Jobs, Steve Wozniak ve Ronald Wayne tarafından bir garajda temelleri atılan Apple’ın dünyanın en değerli şirketlerinden biri arasına girmesi birçok pazarlama uzmanının üstünde çalıştığı bir konu. Bugüne değin birçok teknoloji firması hayatımıza girdi ancak Apple, her ülkede tüketicileri hemen hepsinden daha çok etkiledi. Peki, Apple’ın bu başarısının altında ne yatıyor? Pazarlamada neyi nasıl yapıyor? Dünyayı bu kadar etkilemek için nelere dikkat etti?
 
Marka değerine yatırım yaptı
Apple’ı takip eden tüketici kitlesi, diğer şirketleri kıskandıracak kadar markaya sahip çıkıyor. Şirketin markalaşma serüveni, herkesin keyifle kullanabileceği yüksek kalite ürünler üretmekle başladı. Sonunda öyle bir noktaya geldi ki, Apple’ın sadık kullanıcıları, yüksek fiyatına rağmen başka bir marka kullanmayı akıllarından bile geçirmez hale geldiler. Bunda şirketin kurucu Steve Jobs’un 1980’lerin başında yaptığı bir hamle büyük bir etki yarattı. Jobs, “Çocuklar beklemez” adlı bir kampanya ile daha sosyal sorumluluğun fazla gelişmemiş olduğu bir dönemde yaklaşık 9 bin Apple bilgisayarı California’daki okullara bağışladı. Bu hamle iş dünyasında özellikle pazarlama alanında büyük etki yarattı. Bazıları Jobs’un yaptığını “delilik” olarak nitelendirdi. Ancak bu Apple marka kültürünün temel taşlarından biri oldu. Bağışlanan bilgisayarlarla eğitim alan çocuklar, iş hayatına atıldıklarında tabii ki Apple kullanmaya başladılar ve Apple’ın en sadık kitlesi oldular.
 
Basit düşündü
Apple’ın pazarlama ve satıştaki başarısının temellerinden biri de “basit düşünmek” oldu. Özellikle büyük atılım yaptığı iPad, iPod, iTunes gibi ürünleri bu anlayış ile pazara sürdü. Şirket özellikle reklam kampanyalarında bu ilkesini yıllardır uyguluyor. Kampanyalarında çok uzun metinler yerine anlaşılır kısa ve net metinler kullandı. Yine aynı şekilde hareketli, yüksek görseller yerine uzun süre basit ve markayı ön plana koyan mesajlar verdi. Gösterişten uzak, basit grafiklerle yürütülen reklam kampanyalarında çok etki yarattı. Karmaşık pazarlama tekniklerini bir kenara koyan Apple, kampanyalarında özel efektler kullanmadı. Apple reklamlarında veya kampanyalarında anlaşılmaz teknik terimler ya da ürün tanımlarına rastlanmaz. Vermek istediği mesajı, her yaştan ve sosyal sınıftan insana iletir.
 
Fiyat savaşına girmedi
Kurulduğu günden beri kendi fiyat politikasını belirleyen ve bunun dışına hiç çıkmayan Apple, rakipleriyle hiçbir zaman fiyat savaşına girmedi. Fiyatları benzer ürünlerden yüksek olmasına rağmen, tasarıma ve müşteri deneyimine diğer firmalara göre daha çok önem verdi. Ürün fiyatlarında çok büyük oynamalar yapmadı, bunu yerine ürünün değerini ön plana çıkarttı. Kendi ürünleri ve anlayışı için bir alıcı kitle yaratmayı başaran ve ürünlerinin değerlerinin fiyatları karşıladığını düşünen firma bu özelliği sayesinde birçok alanda rekabeti diğerlerine bırakmış, kendisini ayrı konumlamış durumda. “Havalı” özellikler ve ürünlere sınıf atlatan uygulamalar ile harika bir kullanıcı deneyimini vaat eden şirket, ürünlerinin değerini duyurmaya odaklanma konusunda da birçok rakibine göre bir adım önde.
 
Müşterinin görüşlerini dinledi
Apple’ın müşterilerine bakışı, pazarlama dünyasında büyük değişiklikler yarattı. Firmalar ürün tanıtımlarını, reklam kampanyalarını hedef müşteri profillerine göre yaparken, Apple herkesi müşteri olarak kabul etti. Daha da önemlisi, müşterilerinin görüşlerini dinledi ve dikkate aldı. Özellikle yeni bir ürünün test aşamasında tüketicilerin görüşlerini merkeze koydu. Görüşlerini aldığı müşterilerine indirim kuponu gibi belli avantajlar sağladı. Müşteri profili ve alışkanlıkları hakkında detaylı bilgilere sahip olan ve bu bilgileri yeni deneyimler geliştirmek için başarılı bir şekilde kullanan Apple, müşterilerle onların dilinde konuşarak ve bağ kurarak kendi pazarlama biçimini yarattı.
 
Merak yarattı
Apple’ın en temel ve başarılı pazarlama yaklaşımlarından biri de gizemli olmak ve merak yaratmak üzerine olmuştur. Bunu yaparken de tüketicilerin beklentilerini bir hayli yükseltti. Yeni bir ürünü çıkarırken, daha önce tüketicilerde yarattığı büyük beklenti ve merak sayesinde çarpıcı organizasyonlara imza attı. Ürün lansmanlarından önce yapılan detaylı tahminler, analizler, sadık müşterilerin aylarca önce ön sipariş vermesi, satış günlerinde mağazalar önünde oluşan uzun kuyruklar, çok başarılı olan bir pazarlama stratejisinin göstergesi.
 
Güçlü değerlerini öne çıkardı
Apple, müşterilerin satın aldıkları ürünün bıraktığı ize, dayandığı değerlere ve hissettirdiklerine önem verdi. Şirket konfor, hizmet kalitesi, tasarım, basitlik gibi öne çıkan değerlerini müşterilerine aktarmayı seçti. Bu sayede her ürününü merakla bekleyen ve aynı zamanda diğer tüketicilere Apple’ın değerlerini aktaran bir kitle yarattı. Müşterilere ulaşmak ve tutunmak, onlar için önemli yer tutmak Apple’ın her zaman önemli özelliklerinden biri oldu. Bu pazarlama stratejisi Apple’ın önemli güçlerinden biri olarak öne çıkar. Bu sayede şirket “Apple misyonerleri” adı verilen bir kitleye sahip oldu. Apple ürün tanıtımlarında dahi sürekli duygusal özdeşliği öne çıkararak bu stratejiyi dünyada en etkin kullanan firmalardan biri oldu. Reklam kampanyalarında mutluluk, eğlence gibi vaatleri öne çıkardı.
 
Hafızalarda kalacak imajlar kullandı
Günümüzde her alanda, her an binlerce içerikle karşılaşan insanlar için kalıcı olmanın tek yolu, etkili görsellerden geçiyor. Bu yüzden video içerikleri bugün bu kadar popüler. Genellikle reklamlarında çarpıcı görseller ve az sayıda kelime kullanan Apple, bu etkiyi iyi bilen ve muazzam uygulayan bir pazarlama stratejisine sahip. Sosyal medyayı ve hedef gruplarının alışkanlıklarını çok iyi analiz etmek de Apple’ın pazarlama başarısında önemli yer tutuyor. Net mesajlarla, yoğun ve etkili görsellerle yaptıkları pazarlama kampanyaları şu ana kadar satışları artırmak ve kalıcı etkiler bırakmak açısından son derece başarılı oldu. Ürünlerini pazarlarken ortalama bir kullanıcıyı etkileyecek, dikkatleri üzerine çekecek özelliklere odaklandı. Kamera çözünürlüğü, görüntü kalitesi, depolama alanı, parmak iziyle kilit açmak gibi özellikler öne çıkarıldı. Bu yaparken herkesin hafızasında yer eden görseller kullandı. Bu sayede Apple kullanıcısı olmayan biri bile şirketin herhangi bir görselini anında tanır hale geldi.